hindistan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hindistan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Şubat 2014 Çarşamba

Pakistan’da bundan sonra Hint filmleri yasak!

Pakistan yönetimi, Hindistan yapımı filmler için gösterim lisanslarının verilmesini durdurdu

Pakistan’da bundan sonra Hint filmleri yasak!
 PTI ajansının verdiği habere göre hükümet, film dağıtım şirketleri ile sinema salonlarının sahiplerine halihazırda yabancı filmler için yeni gösterim kurallarının hazırlandığını bildirdi. Yetkililer, kurallar üst düzeyde onaylanıncaya kadar Hint filmleri için lisansların verilmeyeceğini belirtti.

Pakistan’ın önde gelen film dağıtımcılarından Nabav Siddiki, yatırımcıların milyonlarca rupi yatırdığını ve mevcut durumdan endişe duyduğunu söyledi.

Pakistan, 1965 yılında Hindistan’a kaybettiği savaşın ardından Hint filmlerinin gösterimini yasaklamıştı. Ancak savaşı takip eden on yılda korsan filmcilik sayesinde Hint filmleri Pakistan’da yaygınlaşmıştı. 2006 yılında Hint filmlerine izin verilmişti.

kaynak: kadinhaberleri.com

3 Mayıs 2013 Cuma

Hindistan sineması 100 yaşında


Hollywood'dan sonra dünyanın ikinci büyük sinema endüstrisine sahip Hindistan, ilk uzun metrajlı sessiz filmin gösterime girmesinin 100. yılını kutluyor.

 Hindistan'ın ilk filmi "Raja Harishchandra"nın (King Harishchandra), Hindistan sinemasının babası olarak bilinen Govind Phalke'nin yönetmenliğinde 1913'te çekildi.

Hindistan sinemasının bu yıl 100. yılı olması dolayısıyla ülkedeki önemli yapımcılar arasında gösterilen Karan Johar, Anurag Kashyap, Zoya Akhtar ve Dibakar Banerjee tarafından "Bombay Talkies" isimli kısa metrajlı film çekildi.

Filmde Bollywood'un ünlü yıldızları Amitabh Bachchan, Aamir Khan, Rani Mukherji ve Katrina Kaif rol aldı.

Hollywood'tan sonra dünyanın en önemli film endüstrisine sahip Hindistan'da geçen yıl bin 500 film çekildiği bildirildi.

Dünyanın hemen her bölgesinden izleyiciye sahip Bollywood, özellikle Güney Asya ülkelerinde büyük bir hayran kitlesine sahip.

kaynak: ntvmsnbc.com

28 Kasım 2011 Pazartesi

Avrupa Film Festivali Haftası Sudan'da Başladı


Sudan'da yeni düzenlenmeye başlanan 'Avrupa Film Festivali' İngiltere Kültür Merkezinde "I am Slave" (Ben köleyim) filmiyle açılışını yaptı.

  Sudan'da yeni düzenlenmeye başlanan 'Avrupa Film Festivali' İngiltere Kültür Merkezinde "I am Slave" (Ben köleyim) filmiyle açılışını yaptı.

Sudan'daki kısıtlı imkanlar nedeniyle gelenekselleştirilemeyen Avrupa Film Festivali dün İngiltere, Almanya, Fransa ve Yunan Kültür Merkezlerinde yapılan ayrı ayrı film gösterimiyle izleyiciyle buluştu. Sudan'da imkanlar nedeniyle her yıl yapılamayan festival en son 2 yıl önce yapılmıştı. Dün başlayan festival kapsamında açılış filmi İngiltere Kültür Merkezinde yapılan "I am Slave" (Ben Köleyim) filmi ile açılışını yaptı. Afrika'dan, İngiltere'ye giden bir mültecinin Londra'da da devam eden kölelik

hayatını ve bunun mücadelesini anlatan film izleyiciler tarafından beğeniyle karşılandı.

Avrupa Film Festivali'nin gelenekselleşmesini isteyen halk, bu sayede bir çok kültürü tanıma fırsatı bulacaklarını belirtti. İHA'ya açıklamalarda bulunan yönetmen Sayid Ebu İsa, "Avrupa Filmleri Festivali, Sudan'daki halkın sinemayı daha iyi tanımaları ve sinema yönetmenlerinin diğer filmleri tanımaları için büyük bir fırsat oluşturuyor. Diğer bir önemli konu da kültürler arası farklılığın tanınması ve insanların birbirlerini tanıması için bir fırsat doğuruyor" dedi.

Sudanlı bir sinema izleyicisi Ahmed Salih Şahab de yaptığı açıklamada, "Bu gerek izleyicilerin gerek yönetmenlerin sinema farklılıkları açısından güzel bir deneyim olacak. İnsanlar genellikle Mısır ve Hint sinemasını izliyorlar. Fakat burada diğer filmleri de izleme şansı bulacağız" diye konuştu.

Festivalle ilgili açıklama yapan İngiltere Kültür Merkezi Basın Sözcüsü Talal Salih, "Bu yapılan festivalde 3 önemli noktanın olmasına önem verdik. Bunlar; İslam ve Avrupa, Sanat ve Hayat ile Avrupa'ya Göç konulu filmlere festivalde ağırlık vermeye çalıştık" dedi.

Başkent Hartum'da 27 Kasım- 4 Aralık tarihleri arasında İngiliz, Fransız, Alman ve Yunan kültür merkezlerinde sahneye girecek olan filmlerde ağırlıklı olarak Avrupa yapımı filmler gösterime sunulacak.

Haber1.com
                                                                                                                                           Alıntıdır....

21 Kasım 2011 Pazartesi

Türk Sineması son 20 yılın zirvesinde



Türk Sineması son 20 yılın zirvesinde
Gelişmesini hızla sürdüren Türk sineması, 2010′da seyirci ve gişe rakamları açısından son 20 yılın zirvesine ulaştı.

Yerli ve yabancı yapımların birbiri ardında vizyona girdiği 2010 yılında Türk sineması gişe ve seyirci sayısı açısından altın yılını yaşadı. Bu yıl 66′sı yerli olmak üzere 243 film beyaz perdeye gelirken, toplam seyirci sayısı son 20 yılın zirvesini görerek 40 milyonu geçti. Gişe rakamları da yerli film yapımcılarının yüzünü güldürdü.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğünden derlenen bilgiye göre, 2010 yılında toplam seyirci sayısı 40 milyon 714 bin 451′e ulaşırken, toplam gişe hasılatı da 375 milyon 780 bin 953 TL oldu.

Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Abdurrahman Çelik, gişe ve seyirci sayısı açısından oldukça iyi bir yıl geçirdiklerini belirterek, Türk sinemasının da son dönemde Avrupa’da yıldızı parlayan bir sektör haline geldiğini söyledi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak sektörün önünü açacak her türlü çabayı harcadıklarını kaydeden Çelik, sinemadaki başarının artmasında film sektöründeki gelişmenin de etkili olduğunu bildirdi.
Finlandiya, Polonya, Hollanda, Almanya, Endonezya, Tacikistan, ABD (Miami, New York), Kanada (Montreal ve Toronto), Ukrayna, Hindistan, Katar, Cezayir, Malezya, Bosna Hersek, Kanada, Rusya, Londra, Mumbai, Bangkok, Frankfurt, Çin ve Danimarka’da bu yıl başarılı geçen “Türk Film Haftaları” düzenlendiğini anımsatan Çelik, Amerikan Film Market’e katılım sağlandığını, Cannes ve Berlin film festivallerinde Türkiye standı açıldığını kaydetti.

Çelik, 2010′da uzun metraj sinema filmlerine destek sağlamak için alınan 2 karar sonrası, 7′si geri ödemesiz olmak üzere toplam 39 filme toplam 9 milyon 351 bin TL destek verilmesinin kararlaştırıldığını ifade ederek, bu filmlerden 37 tanesinin Bakanlık ile sözleşme imzaladığını, ayrılan kaynaktan 9 milyon 50 bin TL destek kullanıldığını dile getirdi.

Destek kullanım oranının yüzde 97 olduğunu belirten Çelik, ayrıca Finike, Mut, Soma, Erfelek, Ilgın, Aliağa, Ordu ve Kahta yerleşim merkezlerine sinema makinesi ve gerekli teçhizat alımı için toplam 215 bin TL destek sağlandığını bildirdi.

Türkiye’ye karşı Hollywood ve Bollywood’un çok ciddi ilgisi olduğuna değinen Çelik, “Biz de bu ilgiyi sıcak tutmaya çalışıyoruz. Sinema sektörüne salt filmcilik olarak bakmamak gerek. Sinema, bir ülkenin tanıtımına sosyalleşmesine katkı sağlayan en önemli kültürel etkinliklerden, fonksiyonlardan biri. Maalesef biz bunun önemini daha kavrayamadık. Sadece Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü olarak değil, devletin diğer kurumlarının da buna destek çıkarak uluslararası alanda ülkemizi ön plana çıkarabiliriz” dedi.

Hükümetin 2005 yılında çıkardığı Sinema Kanunu’nun başarıları da beraberinde getirdiğini vurgulayan Çelik, “Bal ‘Altın Ayı’ ödülünü bu yıl aldı, Nuri Bilge Ceylan, Cannes’da en iyi yönetmen ödülüne layık görüldü. Bunlar küçümsenecek şeyler değil. Dünya tarafından Türk sineması ciddi izleniyor bir hale geldi” diye konuştu.

TÜRKİYE’DE BELGESEL, KISA, UZUN 134 FİLM FESTİVALİ VAR”
Türkiye’de şu anda uzun metraj 34 film festivali olduğunu dile getiren Çelik, “Belgesel, kısa film ve diğerleri ile birlikte 134 film festivali var. İkisini birleştirdiğimizde 170′e yakın sadece sinemaya yönelik etkinlik yapılıyor Türkiye’de. 2004′ten öncesine bakıldığında 10-12 idi bu sayı. Bu demek oluyor ki halk da kendi sinemasına sahip çıkıyor” dedi.
Türk filmlerinin izlenebilirliğini arttığını, daha önce yabancı filmlerin oranının yüksek olduğuna işaret eden Çelik, yabancı filmlerin yüzde 80′lere varan izlenme oranını tersine çevirdiklerini anlattı.

2010 YILI VİZYON VE HASILAT RAKAMLARI
2010 yılı verilerine göre, 66 yerli olmak üzere 243 film vizyona girdi. Geçtiğimiz yıl 18 milyon 790 bin 700 olan yerli film seyirci sayısı 21 milyon 803 bin 610′a ulaştı. Yerli film izlenme oranı da yüzde 50.92′den yüzde 53.55′e yükseldi. Buna karşın yabancı film izlenme oranı 2009′da yüzde 49.08 iken, bu yıl yüzde 46.45′e geriledi.

Türkiye’de toplam seyirci sayısı son 20 yılın en yüksek seviyesine ulaşarak, 2010′da 40 milyon 714 bin 451 olarak kaydedildi. Gişe hasılatı açısından da altın bir yıl yaşayan Türk sinemasının hasılatı 2009′da 147 milyon 755 bin 564 TL iken bu yıl 187 milyon 97 bin 812 TL’ye ulaştı.
Türk sinemalarında gösterilen filmler, geçen yıl 307 milyon 954 bin 952 TL hasılat elde ederken, bu rakam 2010′da 375 milyon 780 bin 953 TL olarak gerçekleşti.

EN ÇOK İZLENEN FİLMLER
2010 yılı değerlendirmesine göre, en çok izlenen 10 film şöyle:
“New York’ta Beş Minare: 3 milyon 424 bin 310, Recep İvedik 3: 3 milyon 325 bin 842, Eyvah Eyvah: 2 milyon 459 bin 815, Yahşi Batı: 2 milyon 323 bin 61, Av Mevsimi: 1 milyon 574 bin 312, Çok Film Hareketler Bunlar: 1 milyon 141 bin 448, Başlangıç: 1 milyon 100 bin 309, Alacakaranlık Efsanesi Tutulma: 1 milyon 41 bin 920, Veda: 1 milyon 28 bin 32, Dersimiz Atatürk: 861 bin 468.”

karaman güncel.com
                                                                                                                                       Alıntıdır.....

9 Kasım 2011 Çarşamba

Bollywood'un Mardin sahnesi


(Bir Zamanlar Tiger)" filminin aksiyon sahneleri Mardin'de çekiliyor.

Hint sineması Bollywood'un ünlü yıldızları Salman Khan ve Katrina Kaif'in başrolünü paylaştığı "Ek Tha Tiger

(Bir Zamanlar Tiger)" filminin aksiyon sahneleri Mardin'de çekiliyor.

Tarihi varlıklarının güzellikleriyle Türkiye'de çok sayıda film ve diziye ev sahipliği yapan Mardin'in bu zenginliği yabancı yönetmenlerin de ilgisini çekmeye başladı. Hint sinemasının ünlü yönetmeni Kabri Khan, Salman Khan ve Katrine Kaif'in başrolünü paylaştığı "Ek Tha Tiger (Bir Zamanlar Tiger)" filminin bazı aksiyon sahnelerinin çekimi için Mardin'i seçti. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 4 ülkede çekilecek ve aynı anda 25 ülkede gösterime girecek filmin, bazı sahnelerinin de İstanbul ve Antalya'da çekildiği bildirildi.

Filmin Türkiye'deki yapımcısı Birsin Çolakoğlu Gandolf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hintli ve Pakistanlı iki ajanın aşk hikayesini konu alan filmin, aksiyon sahnelerinin Mardin'de çekilmeye başlandığını söyledi.

Şehrin doğal güzelliği, tarihi yapıların mükemmelliği ve kenttin orjinalliğini korumasının filmin burada çekilmesinin nedenlerinden biri olduğunu anlatan Gandolf, "Çatıları, dar sokakları ve ara sokakları kullanıyoruz. Mardinli vatandaşlarımızı da yan karakterlerde oynatıyoruz. Buradaki esnaflarımıza da katkıda bulunuyoruz" dedi.

Mardin'in tarihi yapısına hayran kaldığını belirten yönetmen Khan, kenttin sıcak kanlı insanlarına teşekkür etti.

-"Tarihi kentimiz adını dünyaya duyuruyor"

Vali Turhan Ayvaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Mardin'in her geçen yıl turizmde yakaladığı başarıyı beyaz perdeye de aktardığını ifade etti.

Mardin'in her sokağında ayrı bir güzellik olduğunu kaydeden Vali Ayvaz, şöyle dedi:

"Tarihi kent son yıllarda yerli ve yabancı film yönetmenleri ve sinema oyuncularının uğrak yeri oldu. Mardin'de çekilen film birçok ülkede gösterime giriyor. Mardin'in tanıtımı için çok güzel bir fırsat. Turizm ve sanayi alanında yaşanan gelişmelerden sonra şimdi sinema ve dizi sektöründe de tarihi kentimiz adını dünyaya duyuruyor. Bizlerde burada yaptıklarımız çalışmalar ile Mardin'i geleceğe hazırlıyoruz. Sayın Başbakan Mardin'i ziyaret ettiği zaman tarihi kentti Mardinwood'a çevirmek ve film platosu haline getirmek için projesini açıklamıştı. Amerika'da bir Hollywood varsa, nasıl Hindistan'da bir Bollywood varsa bizim için Türkiye'de Mardinwood olacaktır. Mardin yakın tarihte dünyanın önemli film platosu haline gelecek."

-AA
 MARDİN
                                                                                                                                       Alıntıdır,,,