21 Kasım 2011 Pazartesi

Danny Forster ile röportaj


Türkiye'de film çekmeyi seviyoruz

Discovery Channel'da yayınlanan 'Mühendislik Harikaları' belgeselinin sunucusu Danny Forster, GÜNAYDIN'a konuştu. Deriner Barajı'nı konu eden bir program yapan Forster "Türkiye'de film çekmeyi seviyoruz. Çünkü insanlar işbirlikçi" dedi

'Mühendislik Harikaları' (Extreme Engineering), Türkiye'de çok sevilen bir program. Bu programa başlamak sizin mi yoksa Discovery Channel'ın mı fikriydi?

'Mühendislik Harikaları', işbirliğiyle ortaya çıkmış bir program. Beş yıldır yayında olan programımızı başladığından beri ben sunuyorum. Discovery Channel yöneticileri, işlerinin uzmanlarına fırsatlar sunuyorlar; bizler de sevdiğimiz işleri yapıyoruz. Bence bu mükemmel bir evlilik.

 Siz ne tür projeleri belgesel haline getiriyorsunuz?

Bir yapının 'Mühendislik Harikaları'na konu olabilmesi için büyük ve uç nokta olmasından daha fazla şeye ihtiyaç vardır. Diğer bir deyişle, biz sadece dünyanın en yüksek binalarını, en uzun köprülerini anlatmıyoruz. Bizim aradığımız şey, bir şehre veya ülkeye etki edebilecek önemli projeler.

 Neden Deriner Barajı'nın belgeselini çekmek istediniz?

Deriner Barajı'nda çekici olan şey, Türkiye'nin enerji politikasıyla olan ilişkisidir. Sadece İstanbul'daki enerji tüketimi ve büyüme oranı, sanırım son 20 yılda üçe katlandı. Bir ulusun, kendi enerjisini hidroelektrik santralleri vasıtasıyla üretmesi ve bu alt yapıyı kurması ilgimizi çekti. Bir yandan bu büyük ve güzel projenin değişimini takip ederken diğer yandan da etkilerine veya bir ulusun hedeflerine seyirci oluyorsunuz. Bu inanılmaz bir inşaat projesi ve ülke politikasındaki etkileri de çok büyük olacak.

ŞANTİYELERDE KALDI
 Türkiye ve Artvin hakkındaki izlenimlerinizi de öğrenelim...
Türkiye'de daha önce birkaç kez bulundum. Üç yıl önce İstanbul'da Marmaray Tüneli ile ilgili bir program yapmıştık. Artvin'de çekim yapmak ise farklı bir duyguydu. Artvin daha izole bir yer. Dağlardaki şantiyelerde kaldık. Gerçekten de baraja odaklanmıştık.

 Şehri gezme imkanınız oldu mu peki?

Artvin'i gezecek çok az zamanımız oldu. Ama Türkiye'de film çekmeyi seviyoruz. Türkiye'de çalıştığımız insanlar işbirlikçi... Çekimlerin en heyecanlı kısmı ise vinçlerin çalışmasını çektiğimiz anlar oldu. Her gün 1000 fit havada, küçük kutularda insanlar, malzemeler ve araçlar yolculuk yapıyordu. Bu hem hayret verici hem de dehşet verici bir deneyimdi.

BİNALARA TUTKUYLA BAĞLIYIM
 Sizi en iyi hangi mesleğiniz anlatır: Mimar, komedyen ya da televizyon programcısı?

Aslında tam anlamıyla komedyen değilim. 10 yıl kadar önce, bir veya iki yıllığına yaptım o işi. Asıl işim mimarlık ve TV programcılığı. Ayrıca mimarlık hakkında üniversitede ders veriyorum. Ben binalara tutkuyla bağlı olan biriyim. Onları anlatmayı çok seviyorum. Aslında yaptığım bütün işler birbiriyle bağlantılı.

MİMARİ CEZBEDİCİ
 Bugünün yapılarıyla eski yapılanlar arasında bir kıyaslama yapsanız...
Bu yüzyılda yapılan binaların ve tasarımların minimalistik olduğunu düşünmüyorum. Frank Gehry veya Zaha Hadid'in çalışmaları barok mimari örnekleri olarak sayılabilirler. Şu anda dünyaya baktığımızda çok gelişmiş, bazıları minimalistik, bazıları teknolojik yapılar görüyoruz. Hepsi de çok cezbedici mimariler. İyi olan şey ise tarihteki bazı dönemlerde değişen mimari akımlar gibi günümüzde bir akım olmamasıdır. Hepimiz farklı bir mimari dil konuşuyoruz. Benim 'Mühendislik Harikaları'nda işimin en iyi yanı ise gezdikçe, bu zengin çeşitliliği görmekti.

HAYDAR ALİYEV KÜLTÜR MERKEZİ BÜYÜLEDİ
 Bize görmemizi önereceğiniz en iyi mimari projeler hangileri?

Azerbaycan-Bakü'de bulunan, mimarı Zaha Hadid olan Yeni Kültür Merkezi'ni mutlaka görmenizi tavsiye ederim. Parmak ısırtan bir projedir. Hindistan, Mumbai'de yapılan Chhatrapati Shivaji Uluslararası Havaalanı da muhteşem. Enteresan, büyüleyici bir binası var. New York'ta ise Tower One'ı da görmenizi tavsiye ederim.

 Peki, programda gösterdiğiniz en etkileyici proje hangisiydi?

Bu çok zor bir soru, bu bir aileye, hangi çocuğunu daha çok seviyorsun demek gibi bir şey. Estetik yapısı ve projenin görünüşüyle, Bakü'deki Haydar Aliyev Kültür Merkezi bende çok güçlü duygular uyandırdı. Gerçekten inanılmaz bir proje. Bittiğinde insanların bir şehrin dönüşümüyle olan düşüncesi tamamen değişecek.

MEVLÜT TEZEL
sabah.com.tr
                                                                                                                                             Alıntıdır....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi bizimle paylaşın