28 Eylül 2013 Cumartesi

Hugh Jackman: "Trajik roller daha ilginç"

Wolverine” ve “X-Men”in starı Hugh Jackman, İspanya'daki 61. San Sebastian Film Festivali'nde büyük ilgiyle karşılandı.

Festivalin kırmızı halısını çevreleyen yüzlerce hayranını selamlarken bolca imza dağıtan ve fotoğraf isteklerini geri çevirmeyen ünlü aktör, dün akşam yeni filmi "Prisoners"ın gösteriminden sonra festivalin Onur Ödülü'nü de aldı. Filmde çocuğu kaçırıldığı için intikam hislerine yenik düşen acılı bir babayı canlandıran ünlü aktörün basın toplantısı da çok kalabalıktı.

"X-MEN"E MİNNETTARIM AMA.."

Neşeli tavırlarıyla dikkat çeken Avustralyalı oyuncu, basın toplantısında da bolca espri yaptı ve Onur Ödülünü yıllar önce San Sebastian'da en iyi kadın oyuncu ödülü kazanan eşi Deborra-Lee Furness'la paylaşmak istediğini söyledi. "Hollywood'a ve X-Men filmlerine minnettarım. Yıllarca sahne tozu yuttum, küçük büyük demedim filmlerde oynadım. Ama beni meşhur eden Wolverine karakteri oldu" diyen Hugh Jackman yine de devam filmlerine artık bir nokta koyulması gerektiğini vurguladı ve "X-Men"den ayrılacağının ipuçlarını verdi. En seksi aktör listelerinde yer almasını ise "Hoş ve konik geliyor ama 20'li yaşlarımda olsaydım çok işime yarardı. Şimdi akşam eve geldiğimde eşim gayet romantik, çöpü çıkarmamı istiyor, işte bu kadar seksiyim!" esprileriyle geçiştirdi.

"KARANLIK ROLLER BAŞIMIN TACI"

Aksiyon starı olarak meşhur olmaktan gocunmadığını ama artık dramatik rollere ağırlık vermek istediğini söyleyen aktör "Trajik roller daha ilginç. Her oyuncu için ciddi, karanlık roller baştacıdır. 'Prisoners' gibi bir film sıradan ve iyi insanların düşeceği trajik durumları anlatıyor. 'Bir gün çocuğunuz veya sevdiğiniz birisi ortadan kaybolursa ne yaparsınız?' Bence korkunç bir soru. Ama bir yanıyla da korkuyla yaşanmaz. Günlük hayatta korkularımızı bastırarak yaşıyoruz, 'Prisoners' gibi filmler de bu korkularımızla yüzleşmemizi sağlıyor" dedi.

"EVE İŞ GÖTÜRMEM!"

Dramatik rollerin özel hayatını etkilemesine izin vermediğini söyleyen aktör, "Oyunculuk bence sporculuk gibi. Yorucu, tüketici ve terletici. Bu yanıyla da sağaltıcı. Ben de akşam eve geldiğimde duş alıp herşeyi geride bırakıyorum ve ailemle keyifli zaman geçirmeye bakıyorum. Ama bu film için müthiş bir araştırma yapmak zorunda kaldım. Duygusal olarak zorlu bir araştırma oldu" dedi.

ESİN KÜÇÜKTEPEPINAR
kaynak: sabah.com.tr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi bizimle paylaşın