Filminin özeti;
Mary bir banka görevlisidir. Sevgilisiyle hastaneye gelir, sevgilisi ayağından rahatsızdır. Ameliyat vakti
gelir. Ameliyattan çıkasıya kadar Mary sevgilisini beklemek için hastenenin kafeteryasına iner döndüğünde
segilisi kaybolmuştur aramaya başlar. Sevgilisinin ve hastane görevlilerininde içinde bulunduğu bir soyguncu
gurubun tuzağına düşer.
Film gayet sürükleyici zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Filmin konusu basit bir soygun tezgahı fakat
anlatımı iyi yapılmış, merak öğesi çok kullanılmış. Filmin gizemide burdan gelmektedir. Soygun tezgahını
filmin sonunda anlayabiliyorsunuz. Filmin uzunca bir süresinde filmin kahramanı olan Mary karakterinin şizofren olup, olmadığını anlamaya çalışıyorsunuz.
Michael Feifer’in yönettiği film 2010 yılında Amerikada çekilmiştir. 1 saat 28 dakika uzunluğundadır. Film Gerilim, Gizem türünde Türkiyede şikayet ettiğim filmlerin birbirine benzemesi olayını şimdi Amerikan yapımı filmlerde görmeye başladım. Filmde mary sevgilisini ararken kullandığı Antidepresan yüzünden mary nin olayı kendi zihninde oluşturduğu izlenimi verdiriliyor. Bunu benzer birçok Amerikan yapımı filmde izledim filmin kahramanı olan karakter ilkin şizofren gibi gösteriliyor fakat; daha sonra kendisine düzenlenen tuzağa farkedip üstesinden gelir. Film mutlu son ile biter.
Türkiyede tartışılan senaryo kıtlığının anlaşılan Amerikadada başgösteriyor. Amerikada yaşanan bu senaryo sıkıntının başka göstergeleride var. Örneğin; serilerin çoğalması, uzak doğu ülke sinemalarından uyarlama yapmaları, kitap uyarlamalarının sayısının artması delil olarak gösterilebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Düşüncelerinizi bizimle paylaşın