8 Kasım 2011 Salı

Röya ile Sinema Üzerine Söyleşi


sinemalife.com, son dönemlerde ‘Gel danish’ şarkısıyla kulağımızın pasını silen, sık sık radyolarda dinlediğimiz Azeri sanatçı Roya Ayhan’la sinema üzerine konuştu. Kendisi büyük bölümü İstanbul’da çekilen, ‘İstanbul’da Tatil’ filminde başrol oynadı. Filmin en büyük özelliği küçük bir ekiple çekilmiş olması. Azerbaycan da haftalarca vizyonda kalmayı başarabilen film oldukça ses getirdi. Filmin soundtrack albümünün de en az film kadar ilgi gördüğünü de belirtelim. Ayhan’ın bizzat kendisinin seslendirdiği parçalar, listeleri alt üst etmiş durumda. sinemalife.com, önümüzdeki dönemde belki de tüm Türkiye’nin yakından tanıyacağı bir isim haline gelecek olan Ayhan’la biraz filmden, biraz sanatçılığından, biraz da oynadığı karakterden, sorular sordu. O da içtenliğiyle cevap verdi.

Azerbaycan’da şarkıcılığınızla ünlenmiş birisi olarak, sinemaya geçişte karşılaştığınız güçlükler nelerdi? Bu geçiş sürecini bize anlatır mısınız?

Kesinlikle hiçbir problem veya güçlükle karşılaşmadım. Sette herkes birbiriyle uyum içindeydi. Zaten böyle çekimlere hiç yabancı değilim. Sanatçı olarak her zaman kamera önündesiniz ve filmde de değişen bir şey olmuyor. Yaptığımız kliplerde de bazen karakterleri canlandırıyoruz. Film çekimleri sırasında yaşadığım zorlukları kendi hayatıma yakın bir karakteri oynadığım için herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadım. Eğer Ayan basit bir kadın olsaydı, zor olurdu ama o da benim gibi sanatçıydı.

Filmde Ayan’ı canlandırıyorsunuz. Roya’nın gözüyle Ayan karakteri arasında da kendi yaşamınıza dair benzerlikler var mı? Roya, filmdeki Ayan’ı nasıl tanımlıyor?

Benden farklı olarak Ayan çok zayıf bir kadın. Çünkü ben hiçbir zaman sıkıntılı bir dönemimde onun gibi, yaşadığım yerden uzaklaşmam. Depresyona girerken çözümü insanlardan uzaklaşmakta değil de, onlarla yakın temasta olmak da görüyorum. Her zaman bunu tercih ediyorum. Zayıf bir kadını oynamak benim için biraz zor oldu. Tek farklı yönümüz belki de buydu. Benzer yönlerimiz fazlasıyla var. Hem sanatçı olmamız, hem de bunu yaşam biçimi olarak kabul etmemiz.

Film Azerbaycan sinemasının bugüne kadarki örneklerinin dışına çıktı. Sevişme sahnelerinden bunu anlıyoruz. Bu durum Azeri halkında da oldukça merak uyandırdı. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?

Sevişme sahneleri Azerbaycan için yeni olduğundan, film çok büyük ses getirdi ama, ben bu filmde yanlış bir iş yaptığımı düşünmüyorum. Sadece birbirini seven iki gencin ilişkilerini canlandırdım. Ne yaptıysam hepsini belli kurallar ve sınırlar çerçevesinde yaptım. Bu bir filmdir ve burdaki rölün sonuna kadar oynanması gerektiğini düşünüyorum.


Çekimlerin çok büyük bir bölümü İstanbul’da çekildi. İstanbul’u bu anlamda, Azerbaycan da yaşayan bir yıldız olarak, nasıl buldunuz? Oyuncu gözüyle yorumunuz nedir?

Evet, İstanbul’u çok beğendim. Çok tarihi ve turistik yerleri var. Her defasında İstanbul’dan Bakü’ye dönerken herkes benim tatilden döndüğümü düşünüyor. Ama ben sadece iş için burdaydım. Yine de İstanbul’da olmak beni rahatlatıyor, tatil yapmış gibi oluyorum.

Sanıyorum Türk sinemasını yakından takip ediyorsunuz! Beğendiğiniz oyuncular, filmler var mı? Türk sinemasının şu anki durumuyla ilgili görüşleriniz nelerdir?

Elimden geldiği kadar takip etmeye çalışıyorum. Türk sinema oyuncularından Kadir İnanır ve “Aliye” dizisinin Sinan’ı Halit Ergenç’i çok beğeniyorum. Dizi olarak “Binbir Gece”yi çok beğeniyorum ve sürekli seyretmeye çalışıyorum. Türk sinemasının son yıllarda bir çıkış yakaladığı da gerçek.


Şarkıcılıktan, beyazperdeye geçmiş olan birisi olarak hangisi sizin yaşam biçiminize daha uygun geldi?

Doğal olarak sanatçılık bana daha yakın. Ama sinemada da kendimi denemem, benim için çok iyi oldu.

Azeri sinemasının bugünkü durumuyla ilgili neler söyleyeceksiniz?

Azeri sineması son yıllarda çok yol aldı ve gelişmeye devam ediyor. Yeni filmlerin sayısında önceki yıllara oranla artış var. Ama daha iyi bir yerde olabilmesi için, çok mesafe alması gerekir.

Önümüzdeki dönemlerde bir Türk filmi projesinde de yer almayı düşünür müsünüz? Bununla ilgili şu ana kadar bir teklif geldi mi?

Henüz öyle bir teklif gelmedi, ama gelirse de memnuniyetle kabul ederdim.

azeroo
10 Fev,2008
                                                                                                                                               Alıntıdır...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi bizimle paylaşın