Leonardo Di Caprio etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Leonardo Di Caprio etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Mayıs 2013 Perşembe

Hillary Clinton'ın hayatı film oluyor


Güney Kore asıllı ABD'li Young il Kim'in yazdığı, eski ABD Dışişleri Bakanı Hillary Rodham Clinton'ın hayatını anlatan "Rodham" isimli senaryonun çekimine yakında başlanıyor. Filmde, Clinton çiftini kimin canlandıracağı belli değil. Ancak basın, Leonardo Di Caprio'yu eski ABD Başkanı Bill Clinton'ı, Jennifer Lawrence ve Emma Stone'u Hillary Clinton'ı canlandırmak üzere adaylar arasında gösterdi. Il Kim, senaryoyu Clinton'ın 20li yaşlarındaki "şişe dibi" gözlüklü, hippi görüntüsünden etkilenerek yazdığını söylüyor.

kaynak: sabah.com.tr

9 Kasım 2011 Çarşamba

Kanlı Elmas’tan kıtlığa…


Geçmişe bir bakış… Kanlı Elmas’tan kıtlığa…

Kanlı Elmas! Bu filmin adını duyduğunuzda; izlediyseniz eğer, benimle aynı şeyleri hissettiğinize iddiasına girerim. Hazır bu günlerde Afrika’da ki açlıktan bahsediyoruz,  bu filmden söz etmesek olmaz. Biz doyumsuz iştahımızla her zaman daha fazlasını isterken Afrika’da birileri bizim burun kıvırdıklarımız için birbirini öldürüyor. Biz bayatlamış ekmeğimizi çöpe atarken onlar kırıntısını bile bulamıyor. Kanlı Elmas bir bakıma bizim doyumsuzluğumuzu yüzümüze vuruyor. Daha bilinçli bir toplum nasıl yaratılır? Ben de kalıcı çözümler üretemiyorum ama sanırım böyle görsel materyaller ne istediğinizi anlatmakta yardımcı oluyor. Evet, millet olarak ekonomik sıkıntılarımızda bizi güldürecek gereksiz filmler (Recep İvedik serileri v.b.) izliyoruz; vakit ve para ayırarak, neden kardeşlerimizin sorunlarına değinen bir film izlemeyelim?..

Acılar paylaşarak azalırmış; biz neden paylaşmıyoruz? Kapitalist toplumların dayattığı ‘daha iyi, daha güzel, daha çok’ yargılarından sıyrılıp daha kanaatkâr davranmalıyız. Evet, kıskançlık bir insan duygusu; ama kapitalizm daha da alevlendirmiyor mu? ‘Daha iyisi bende olmalı!’ olgusunu yaratmıyor mu? Biz bu kıskançlığımızla, bencilliğimizle birbirimizi görmezken, birbirimize kardeş olamazken, bu büyük sorunu çözümleyemezken; Afrika’da ki insanlara nasıl yardım edeceğiz. Ben bile utanmaya başladım bu yazıyı yazarken…

Sevilay Bingöl
sevilay.bingol@sinefesto.com
                                                                                                                                         Alıntıdır...

4 Kasım 2011 Cuma

Titanic


Titanik Filminin Konusu

Yüzyılımızın başları… Ademoğlunun doğa üzerindeki egemenliğinin göstergesi, insan elinden çıkmış en büyük ve en gösterişli yüzen araç olan Titanic yola koyuldu. Batmaz, sarsılmaz denilen bu büyük lüks yolcu gemisinde yolculuk yapmak, 20. Yüzyılın muhteşem bir rüyasıydı. Ancak bu büyük rüya sadece 4.5 gün serecek ve anısını bir sonraki yüzyıla bile taşıyacak büyüklükte bir kabusa dönüşecekti. İşte bugün bile heyecan uyandıran bu acı ancak bir o kadar da sinematografik felaket hikayesini bu kez James Cameron'un yönetiminde ve sinema tarihinin gördüğü en büyük bütçeyle gerçekleştirilmiş son versiyonuyla izliyoruz. Geminin ilk ve son yolculuğuyla örtüşen, kısa soluklu ama ölümsüz bir aşk öyküsüne yer veren Cameron, Titanic kadar büyük bir aşk öyküsü merkez alarak, bu bildik felaketi farklı bir tarzda anlatmak istemiş. Aşıklar ise son dönemde yükselen yetenekli genç oyuncular kuşağının öne çıkan isimlerinden Kate Winslet ve Leonardo Di Caprio. 1998'de 14 dalda Oscar adayı olan Titanic, 11 dalda heykelcik kazandı.


                                                                                                                                            Alıntıdır