"Eskiden Malkoçoğlu gibi filmlere herkes giderdi" diyen Sinema Genel Müdürü Erkul desteklerin artık 'gişe ve aile filmlerine' kaydırılacağını açıkladı. Bu sözler sinemacıların tepkisini çekti. 82 sinemacı bir bildiri yayımlayarak bu açıklamayı protesto etti.
Kültür Bakanlığı’nın yıllardır verdiği sinema desteğinin kriterlerinin değişmesi, sinema camiasında adeta fırtına kopardı. Sinema Genel Müdürü Mesut Cem Erkul’un, desteklerin ağırlıklı olarak ‘gişe’ ve ‘aile filmlerine’ verileceğini açıklaması üzerine aralarında Semih Kaplanoğlu, Yeşim Ustaoğlu, Zeki Demirkubuz, Derviş Zaim, Tuncel Kurtiz, Kutluğ Ataman, İnan Temelkuran, Ümit Ünal, Pelin Esmer, Özcan Alper, Hüseyin Karabey ve Taylan Biraderler’in de bulunduğu 82 sinemacı ortak bir bildiri hazırlayarak, bu açıklamaları protesto etti.
‘Kâr-zarar hesabı olmaz’
Kasım ayında Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü’nün ikiye ayrılmasının ardından Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürü olarak atanan Mesut Cem Erkul, 2 Ocak tarihinde verdiği bir demeçte destekleme konusunda yeni bir mekanizma oluşturularak gişe yapan filmlerin yanı sıra, tüm aile bireylerinin birlikte izleyebileceği, genel izleyiciye hitap eden yapımların teşvik edilmesini sağlayacaklarını belirtmişti. Erkul aynı açıklamada, “Eskiden kahramanlık filmlerine, tarihi Türk filmlerine gidilir, çıkıldığı zaman onun etkisinde kalınırdı. Bir Malkoçoğlu vesaire etkilerdi... Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da engellilerin, Türk ailesinin yapısını güçlendirici eserlerin ortaya çıkmasında çok istekli... Kültür Bakanlığı Değerlendirme Kurulu, bilindiği gibi filmleri değerlendiriyor. Bu teşvik mekanizmasını genel izleyiciye 100, 7-13 yaş arasına 85, 13–18 yaş arasına 75 olarak oranlarsak ticari olarak da teşvik etmek mümkün olabilir. Bu yöntemi de deneyeceğiz” görüşlerine yer vermişti. Erkul’un bu açıklaması üzerine bir araya gelen sinemacılar ortak bir bildiri yayımlayarak bu açıklamaları ‘sansür ve adam kayırma’ olarak değerlendirdi. Sinemacılar adına yapılan ortak açıklamada, “Sinema Genel Müdürlüğü’nün hâlâ Ticaret ya da Sanayi değil Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bünyesinde olduğunu hatırlatmak isteriz” denilerek kültürel, sanatsal ürünlerin kâr zarar hesabı ile değerlendirilmemesi gerektiği ifade edildi.
Türkiye sinemasının son 10 yılda istikrarlı bir yükseliş içinde olduğunun altı çizilen açıklamada, yerli yapımların büyük festivallerde kendisine yer bulduğu ve ödüller kazandığı hatırlatıldı. Açıklamada bu başarıların milyonlarca lira harcanarak yapılacak tanıtımlardan çok daha kuvvetli olduğu ifade edilerek, bu başarıların sanatçıların özgürlüğü ve yapımların özgünlüğüyle ortaya çıkabildiği belirtildi.
“Sinemayı sanat olarak görenler için bu durum oldukça açıktır. Sinemayı sanat olarak görmeyenler ise bu başarıyı yok saymaktadır ve sanat sinemasını atıl hale getirmek için kendi lobilerini sürdürmektedirler. Sinema Genel Müdürlüğü’nün en önemli görevi sinemamızdaki bu yükselişi sürdürmeye devam ettirmek için gerekli çabaları göstermek olmalıdır” denilen açıklamada bu yükselişte Sinema Genel Müdürlüğü’nün verdiği desteklerin önemli bir katkısının olduğunun altı çizildi.
‘Açıklamalar endişe verici’
Sinema Genel Müdürü Erkul’un açıklamalarının kendilerini endişeye sevk ettiğini belirten sinemacılar, “Bu bakış açısıyla yaklaşılsaydı son yıllarda uluslararası başarılar kazanan filmlerin birçoğu desteklenemezdi. Kurgulanmaya çalışılan bu teorik zeminin hem sanatın tümünde ve doğal olarak sinemada tek bir karşılığı vardır; sansür ve adam kayırma. Sanatın doğasına, maddi koşullarla ve çerçevesi müphem Türk aile değerleriyle sınır çizmek kabul edilemez. Bu tanımlamalarda aslında filmlerin daha çekilmeden sansüre uğraması, belirli bir çizgideki sinemanın teşvik edilmesi, zaten kâr etme amacı taşıyan ticari yapımların bir daha ödüllendirilmesi gibi Kültür Bakanlığı’nın asli görevi olmayan birçok amaç güdüldüğü görülmektedir” görüşlerine yer verdi.
KİMLER İMZALADI?
Aliye Uçar, Aslı Ertürk, Aslı Filiz, Aslı Özge, Aydın Bağardı, Aziz Akal, Baran Seyhan, Belma Baş, Belmin Söylemez, Bingöl Elmas, Biket İlhan, Çayan Demirel, Çiğdem Vitrinel, Dersu Yavuz Altun, Derviş Zaim, Durul Taylan, Ebru Şeremetli, Emre Yeksan, Ender Yeşildağ, Enis Rıza, Funda Özyurt, Göktuğ Özgül, Hakkı Kurtuluş, Hasan Özgen, Haşmet Topaloğlu, Hikmet Yaşar Yenigün, Hüseyin Karabey, İlksen Başarır, İnan Temelkuran, Kutluğ Ataman, M. Caner Alper, Mahmut Fazıl Coşkun, Mecit Beştepe, Mehmet Binay, Mehmet Eryılmaz, Mehmet Güleryüz, Melik Saraçoğlu, Meral Okay, Metin Avdaç, Murat Düzgünoğlu, Murat Saraçoğlu, Mustafa Temiztas, Mustafa Ünlü, Nadir Öperli, Nalan Sakızlı, Nida Karabol, Nur Sürer, Orhan Eskisoy, Ozan Turgut, Ömer Tuncer, Ömür Atay, Önder Çakar, Özcan Alper, Özgür Candan, Özgür Doğan, Özkan Küçük, Pelin Esmer, Rüya Köksal, Selim Demirdelen, Selim Evci, Semih Dindar, Semih Kaplanoğlu, Seren Yüce, Serkan Acar, Sevilay Demirci, Seyfettin Tokmak, Seyfi Teoman, Seyhan Kaya, Şenay Ertorun, Tarık Tufan, Tolga Esmer, Tolga Örnek, Tuncel Kurtiz, Tülin Özen, Türker Korkmaz, Ümit Ünal, Veli Kahraman, Yağmur Taylan, Yamaç Okur, Yasin Ali Türkeri, Yeşim Ustaoğlu, Zeki Demirkubuz...
ŞENAY AYDEMİR
radikal.com.tr
Alıntıdır....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Düşüncelerinizi bizimle paylaşın