29 Kasım 2011 Salı

Arap baharı filmleri Türkiye turunda


Gezici Festival bu yıl Arap baharını mercek altına alıp Ankara, Sinop ve İzmir'e gidecek. 2 Aralık'ta başlayacak festivalde Demirkubuz'un 'kıskandığı' filmler de var

Tekerler dönmeye başladı. Yıllardır sinema kültürünü Türkiye'nin dört bir yanına şehir şehir taşıyan Gezici Festival, yola çıkmaya hazırlanıyor. 2 Aralık'ta Ankara'da başlayacak festival, bu yıl Sinop ve İzmir yolcusu. Burada bir parantez açalım. En son altı yıl önce İzmir'e giden Gezici, İzmirli sinemaseverlerin sosyal medyada başlattıkları 'Gezici İzmir'e Gelsin' kampanyası sonucu rotasını Ege'ye çevirdi. Ankara Sinema Derneği'nin düzenlediği 'Gezici'nin heybesinde yine parıltılı ve nitelikli filmler var. Festival bu yıl Arap baharını mercek altına alıyor.

Bahar İsyancıdır başlıklı bölümde insan hakları, din, modernite, toplumsal cinsiyet ve eşitlik gibi konuları ele alan Kahire Merkez, İnşallah Laik Olacağız!, Devrim Görüntüleri, Tahrir: Özgürlük Meydanı, Duvar adlı filmler yer alacak. Filmlerle birlikte konu, panellerle de derinlikli olarak ele alınacak. Programda ilgi çekmesi muhtemel bir toplu gösterim de var. Avrupa sinemasının bir anlamda vicdanı olarak da nitelendirilecek Dardenne Kardeşler'in Rosetta, Oğul, Söz, Lorna'nın Sessizliği ve bu yıl Cannes Film Festivali'nde Bir Zamanlar Anadolu'da ile Büyük Jüri Ödülü'nü kazanan Bisikletli Çocuk seyirciyle buluşacak. Her yıl Türkiye sinemasının seçkin örneklerini programına dahil eden Gezici Festival Türkiye 2011 seçkisinde Onur Ünlü'nün Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi, Özcan Alper'in Gelecek Uzun Sürer, Muzaffer Özdemir'in Yurt, Çiğdem Vitrinel'in Geriye Kalan, Yüksel Aksu'nun Entelköy Efeköy'e Karşı ve Murat Saraçoğlu'nun yönettiği Yangın Var'ı gösterecek.

YÖNETMEN KURTİZ
Ayrıca oyuncu olarak bilinen Tuncel Kurtiz'in 1979'da çektiği ve başrolünü üstlendiği, kolay kolay izlenme fırsatı bulamadığımız Gül Hasan adlı film de festivalde seyirciyle buluşacak. Dünyanın en önemli festivallerinde ödül alan yapımları seyircinin ayağına götüren Gezici'nin, Dünya Sineması bölümünde yine nitelikli filmler yer alıyor. Nefes, Umut Limanı, Nana, Ödül, Akasyalar, Volkan, Melankoli, Cesaret, Onun Geldiği Gün adlı filmler bu bölümde öne çıkan yapımlar.

'AMERİKAN SİNEMASI KEŞFEDEN İÇİN BÜYÜK BİR HAZİNE'
Festivalin en dikkat çekici bölümü yeni Türkiye sinemasının öncü yönetmenlerinden Zeki Demirkubuz'un 'kıskandığı filmler' seçkisi. Bu bölümde yer alan dört film Köpekler, Uygunsuzlar, Yakuza ve Geceyarısı Kovboyu, Amerikan filmi. Demirkubuz neden Amerikan filmlerini 'kıskanır'? Bu soruya yönetmenin cevabı ise şöyle: "Tek tek örnekler açısından bakıldığında, sinemanın, en ideal halinin, Bresson, Bergman, Tarkovski, Antonioni, gibi yönetmenler ve filmleri olduğunu söyleyebiliriz. Ama sinema sanatının temel unsurlarının bir bütünlük, hatta olgu halinde gerçekleşebildiği, neredeyse vatan duygusuna ulaştığı yer Amerika'dır. Kendi adıma, 'kıskandığım filmler' başlığı altında önerdiğim dört filmi ve başka yüzlerce Amerikan filmini izlerken, en az yukarda bahsettiğim yönetmenler ve filmleri kadar Amerikan Sineması'ndan etkilendiğimi, kendimi onlarla karşılaştırdığımı, kafamın karıştığını ve Amerikan sinemasını birçok açıdan daha derin ve saygın bir yerde gördüğümü itiraf edebilirim. Bu büyük ve çok önemli sinemanın bizim açımızdan şanssızlığı, emperyal ilişkiler ve popüler kültürün ipoteği altında, çoğu zaman en kötü ve bayağı örnekleri ile karşımıza çıkmış olmasıdır. Ancak, bunu fark edebilen ve aşabilen seyircinin, başka hiçbir ülke ya da bölge sinemasının bizlere sunamayacağı büyüklük ve kalitede bir sinema hazinesine kavuşacağını kendimden biliyorum."

OLKAN ÖZYURT
Sabah.com.tr
                                                                                                                                         Alıntıdır....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi bizimle paylaşın