STAR Gazetesi’nin sorularını cevaplandıran bağımsız sinemanın ünlü yönetmeni “Siyah Kuğu çok seyredilen bir film oldu. Ama küçük paralarla çok izlenen bir film yapmışsam bu benim suçum değil” dedi.
5 KEZ OSCAR’A ADAY OLAN ‘SİYAH KUĞU’NUN YÖNETMENİ ARONOFSKY İSTANBUL’DA...
DÜNYA sinemasına ‘Siyah Kuğu / 2010’, ‘Güreşçi /2009’, ‘The Fountain /2006’, ‘Bir Rüya İçin Ağıt / 2000’ gibi bol ödüllü popüler filmler armağan eden, Harvard’lı ünlü yönetmen Darren Aranofsky ‘alldesign 2013’ tasarım buluşması için İstanbul’a geldi. Yönetmen şu sıralar Russell Crowe, Emma Watson ve Anthony Hopkins gibi devlere görev verdiği Nuhun Gemisi’ni anlattığı ‘Noah’ ile meşgul. Ünlü yönetmen STAR gazetesinin sorularını cevaplandırdı.
-Bu 2. gelişiniz değil mi?
Evet, 12 yıl önce İf için gelmiştim İstanbul’a ama geçen yıllar boyuncu İstanbul bir hayli değişmiş.
-O zaman Türk Sineması ile de ilgilenmişsinizdir...
Çok fazla Türk filmi seyrettimmi emin değilim. Amerikaya çok fazla Türk filmi gelmiyor. Yılmaz Güney’i tanıyorum.
-Sizi küçük bütçeli bağımsız filmlerinizle tanıdık ama Oscar adaylığında da rekora doğru gidiyorsunuz...
Genç bir sinemacıyken tek idealim, benim kahramanım olan yaptığı her film kült olan yönetmenler gibi filmler yapabilmekti. Bu benim için bir lütuf. Bence ‘Black Swan’ artık Hollywood’un çok izlenen filmleri arasına girdi. Bu da bir suç değildir. Amerika’da da bağımsız küçük bütçeli filmler giderek güçleniyor. Ben ‘Pi’ filmini çektiğim zaman bu filmden önce en iyi film ödülüne aday gösterilen başka bağımsız film olduğunu zannetmiyorum. Artık bu tarz filmler içinde Hollywood’da başarı elde etme yolu açılmış oldu.
-Bağımsız sinema artan başarısını neye borçlu?..
Bağımsız filmler oldukça dramatik özelliğe sahip olmalarıyla ayrışıyor. Benim ülkemde televizyonculuk da zihniyet devrimi yaşıyor. Ama bağımsız filmlerin en büyük sıkıntısı onu tv filmi kadar ilginç olamaması.
-Ama Siyah Kuğu?..
Biz bu filmin bu kadar ilgi görebileceğini tahmin etmemiştik. Dünyanın birçok yerinde farklı kültürler de dahi yankı buldu. Bir tarafta şiddet bir tarafta komedi, mizah ve cinsellik. Belki bunların kombinasyonu bu etkiyi yarattı.
-Bu yıl Oscar’a aday filmler hakkında ne düşünüyorsunuz?
Amerika film endüstrisi için çok verimli bir yıl oldu. Çok sayıda film yapıldı. Lincoln benim için en iyi film. Çok özel bir film. Bu yıl çok iddialı yapımlar var ama herkes Argo’nun büyük ödülü kazanacağını düşünüyor. Artık iki gün daha bunu bekleyip göreceğiz.
DÜNYA SİNEMASI İSTANBUL’UN BİR TÜRLÜ FARKINA VARAMADI
İstanbul bir sinemacı için muhteşem bir lokasyon. Ama bunun çok iyi değerlendirildiğini düşünmüyorum. Bu şehrin bir yönetmene verebileceği
çok fazla fikirler imajlar görüntüler var.
Buket Kahraman/Star
kaynak: stargazete.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Düşüncelerinizi bizimle paylaşın