'Süpertürk' filminin yönetmeni ve oyuncusu Tamer Karadağlı "Zeyno'ya anlattığım masal kahramanlarının filmini çektim. Aile albümü gibi bir iş oldu" dedi ve ekledi: Türk sinemasında çığır açacak ya da Oscar alacak bir film değil. Amacımız eğlendirmek!
Ünlü oyuncu Tamer Karadağlı'nın; hem yönettiği, hem de başrol oynadığı 'Süpertürk' adlı komedi filmi 17 Şubat'ta vizyona girecek. Bir kahramanın öyküsünü anlatan filmde; Karadağlı'nın eski eşi Arzu Balkan ile kızları Zeyno da rol alıyor. Balkan; filmde Karadağlı'nın oynadığı 'Ekber'in sevgilisi 'Zeynep'i canlandırıyor. Beş yaşındaki Zeyno ise, 'Zeynep' karakterinin çocukluğunu oynuyor. Boşanmalarına rağmen dost olarak kalmayı başaran Karadağlı ve Balkan'la; yeni projeleri 'Süpertürk'ü ve ilişkilerini konuştuk.
'Süpertürk'ün hikayesini biraz anlatır mısınız?
TAMER KARADAĞLI: "Bir süper kahraman Türkiye'de nasıl yaşar?" sorusundan yola çıkarak yapılmış bir film bu! Canlandırdığım 'Ekber' karakteri; başka bir gezegende doğuyor ama sonra ailesi tarafından Türkiye'ye gönderiliyor. Hikaye de böyle başlıyor. Ailecek izlenebilecek bir film oldu. Neticede Türk sinemasında çığır açacak ya da Oscar beklediğimiz bir iş değil. Amacımız; insanları güldürmek.
torpil filan yok
Arzu Hanım 'Zeynep' karakteri size nasıl teklif edildi?
ARZU BALKAN: Yapım şirketi önce Tamer'le konuşmuş ama o, ben istemem diye çok sıcak bakmamış. Sonra benden bir deneme çekimi istediler; ben de kabul ettim. Torpil falan yok, benden önce de 15 kişiyle görüşmüşler.
Tamer Bey'in yönetmenliğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
A.B.: Bu projede en çok bu durumdan çekinmiştim. Çünkü hem yönetmenlik yapacak, hem oynayacak. Ama tahminlerimden daha iyi oldu. Tamer'in setteki herkesle ilişkisi nasılsa, benimle de öyleydi. Sert çıkması gerekiyorsa, çıkıyordu. Ama Tamer; düşündüğümden daha sabırlı çıktı. Ben zaten onun gözüne çok inanıyorum, kendimi de ona teslim ettim. Bu arada çekimler sırasında babamı kaybettim. "İçim kan ağlayarak nasıl çekim yapacağım?" diyordum ama ekip bana çok destek oldu.
ONU GÖRÜNCE GÖZÜM DOLDU
Filmde kızınız da rol alıyor. Zeyno'yu kamera karşısında görünce ne hissettiniz?
T.K.:Yönetmen koltuğundan ona bakarken gözlerim doldu. Üstelik çok da iyi iş çıkardı. Sete geldiğinde "Kameraya hiç bakma, kulağın bende olsun, ne söylersem yap" dedim. Bir-iki şey ezberlettim ve sorunsuz yaptı.
'Süpertürk' Karadağlı ailesinin aile albümü gibi oldu sanırım...
T.K.: Aynen, aile albümü gibi oldu. Ben Zeyno'ya anlattığım masal kahramanlarının filmini çektim. Bundan daha mutlu edici ne olabilir ki? Zaten Zeyno'nun gözünde de ben de bir kahramanım.
Boşanmış bir çift olarak dengeleri nasıl kuruyorsunuz? Hayatınızda başka birileri olursa, sorun olmaz mı?
T.K.: Arzu'nun bu dengeleri kurmadaki payı büyük! O ayrılığımızı silah olarak kullanmadı. Zeyno; anne ve babasının ayrı evlerde yaşadıklarını düşünüyor. İleride ne olacağını bilemem ama şimdilik böyle mutluyuz.
A.B.: Tamer'in hayatında biri olsa da sorun olmaz. Bu Tamer'in bileceği bir şey.
ÇOK BİLİYORSAN GEL SEN YÖNET!
Tamer Bey ilk kez yönetmenlik yaptınız, nasıldı?
T.K.: Tüm ekibin sorumluluğunu üzerinize alıyorsunuz ama çok istediğim bir şeydi. Boyumuzun ölçüsünü alalım!
Gelecek eleştirilere hazır mısınız?
T.K.: İsteyen,
istediğini söyleyebilir. Fantastik bir film bu; adam uçuyor zaten, ne kadar saçma olabilir ki? Benim gözümden böyle çıktı! Yönetmenliğime laf edenlere, "Çok biliyorsanız, gelin; siz çekin" diyeceğim.
ARZU AKILLI
Mustafa Sandal 'sanat için sevişmeye' karşı olduğunu söylüyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
A.B.: Çok gerekli olmadığı sürece bu tarz sahnelerin olmasından yana değilim.
Arzu Hanım size böyle bir teklif gelse kabul eder misiniz?
A.B.: Beni ikna etmeleri gerekiyor. Çünkü bu kolay bir karar değil.
T.K.: Benim bir şey söylemem söz konusu değil. Arzu çok akıllı, ne yapması gerektiğini bilen birisi...
Tamer Bey'in gözünde aklı başında bir kadın imajınız var. İçinizden hiç çılgınlık yapmak geçmez mi? A.B.: Ben yanlışlar da, çılgınlıklar da yaparım. Ama Tamer beni iyi tanıdığı için böyle söylüyor. Kendisi de iyi bir baba ve en güvendiğim insandır.
Tamer Bey'in sevmediğiniz yanı yok mu?
A.B.: Sevmediğim şeylerini sildim kafamdan sanırım.
Arzu Hanım'ın sevmediğiniz bir tarafı var mı?
T.K.: Çok söylenir, sürekli mırıldanır.
KADINLARA ARTIK DAHA SAYGILIYIM!
Kızınız doğduktan sonra hayatınızda neler değişti?
A.B.: Açıkcası benim her şeyim değişti; çok daha sabırlı, çok daha koruyucu oldum. Etik değerlere; geleneklere ve göreneklere daha çok önem vermeye başladım. Kızımın zarar görmemesi için algılarım açıldı. Bambaşka biri oldum yani.
T.K.: Kızım olduktan sonra kadınlara bakış açım çok değişti. Daha anlayışlı ve daha saygılı olmayı öğrendim. Ben nasıl kızıma o kadar dikkatle yaklaşıyorsam, her kadın da, babasının Zeyno'su. Bu zamana kadar yaşadıklarımdan çok ders aldım, kızım için bir daha aynı tuzağa düşmem!
BENİ KİM SE YIKAMAZ
Kızınız Zeyno geçmişte yaşanan olayları öğrenirse ve sizinle konuşmak isterse, ona ne söylersiniz?
A.B.: Çocuklar interaktif bir ortamda büyüyorlar. Google'a girdiği zaman, her şey ortaya çıkıyor. Soruları olursa, elbette açıklama yaparım. Ona hayatın inişlerden ve çıkışlardan ibaret olduğunu anlatırım. Ben o dönem, kızımın üzerinden söylenen cümlelere kırıldım. Ama bugünkü bakış açımı da o günlerde yaşadıklarımla kazandım.
Yaşanan her şeyde bir hayır vardır yani?
Aynen öyle; o dönem yaşanan olaylar beni o kadar olgunlaştırdı ki... Şu anda kimseye kırgınlığım yok, hırsım yok. Yaşandı ve bitti! Artık önüme bakmak istiyorum. Bu saatten sonra da kimse beni yıkamaz...
TAMER ÇOK ÇABA GÖSTERDİ!
Geçmişte sıkıntılı günler yaşadınız, nasıl atlattınız?
A.B.: Çocuğum sağlıklı olduğu için, dostlarım olduğu için şükrettim. Kış varsa, yaz da var. Zamanla insan her şeyin üstesinden geliyor.
Tamer Bey'i nasıl affettiniz peki?
A.B.: Tek taraflı değil bu! Tamer'den bu çabayı görmeseydim, üstesinden gelemezdik. Boşandıktan sonra kızından elini, eteğini çekmedi. Biz birlikte sinemaya gidiyoruz, yemek yiyoruz, dertleşiyoruz
BAŞAK ÇOKAN
sabah.com
Alıntıdır....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Düşüncelerinizi bizimle paylaşın