behzat ç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
behzat ç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Kasım 2011 Perşembe

Konur Sokak’tan Altın Portakal’a


Ankara’da yaklaşık 10 yıldır çeşitli çalışmalara imza atan “Film Tayfası” ekibi, “Melek Yoksa Şeytan mı” adlı uzun metraj sinema filmi çekimlerini tamamladı. Mart ayında ilk gösterimi yapacak film Altın Portakal’ı hedefliyor.

ANKARA’nın “sanat sokağı” olarak tanımlanan Konur Sokak’ta bir araya gelerek, kendi imkanlarıyla çeşitli çalışmalara imza atan Film Tayfası, uzun süredir çekimlerini sürdürdükleri “Melek Yoksa Şeytan mı” adlı uzun metrajlı sinema filminin sonuna geldi. Toplam 500 oyuncunun başvurusunun arasından yapılan seçmeler sonucu çekimlerine başlanılan “Melek Yoksa Şeytan mı” adlı film için, Başkent’in birçok mekanı kullanıldı. En büyük amaçları Ankara’da sinema sektörünün var olduğunu göstermek ve önemli projelere imza atmak olan ekip, Mart ayında Ankara Film Festivali’nda “gala” yapıp, daha sonra Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Başkent’i en iyi şekilde temsil etmek istiyor.

Son dönemlerde özellikle Behzat Ç. adlı diziyle birlikte Ankara’da dizi ve sinema sektörünün yeniden alevlendiğine dikkat çeken Film Tayfası, Başkent’in sinema sektöründeki yerini ve sinemadan beklentilerini Ankara Hürriyet’e anlattı. Filmin senaristi ve yönetmeni Zaim Güvenç, Ankara’da film çekerken çok sayıda sinemaya uygun set ve mekan olduğunu keşfettiklerini söyledi. Behzat Ç. ile Ankara’daki sinema anlayışının değiştiğini ifade eden Güvenç, şöyle devam etti:

Belediyeler teşvik etsin

“Bu iş İstanbul’da yapılır başka bir yerde yapılamaz gibi bir zihniyet var. Ancak bakıldığında çok iyi oyuncular Ankara’dan çıkıyor. Maddiyattan çok manevi destek çok önemli. Eğer Ankara’ya bir film platosu kurulacaksa bizim gibi ekiplere mutlak yer verilmeli. Her gittiğimiz yerde rica ve minnetle birşeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu konuda belediyeler Ankara’da sanat yapmaya çalışan insanları teşvik ederlerse sinema sektörünün çok daha iyi yerlere geleceğine inanıyoruz.

Fatih TEKECİ
Hürriyet.com.tr
                                                                                                                                            Alıntıdır....

31 Ekim 2011 Pazartesi

Behzat ç. Seni Kalbime Gömdüm


  Yapılan bir ihbar üzerine Gençlik Parkı’na giden cinayet büro ekipleri, gömülü b...ir tabut bulurlar. Tabutun içinde yaşlı bir kadın vardır. Yapılan ilk incelemede kadının canlı canlı gömüldüğü ortaya çıkar. Hayata karşı işlenen suçlar uzmanı Behzat Ç., ilk defa böyle bir cinayet karşılaşmaktadır.Yaşlı kadının neden bu biçimde öldürülmüş olabileceğine ilk başta bir anlam verilemez. Yaşlı kadın emekli bir polisin annesidir. Behzat Ç. emekli polisi araştırmaya başladıkça bir takım engellemelerle karşılaşır. Emekli polis, teşkilat içinde Avarel Memduh olarak bilinmektedir, suçu üstlenen kişi ise kendisine Red Kit demektedir.Behzat Ç., Harun, Hayalet ve Akbaba’dan oluşan ekibiyle Ankara’yı didik didik ederek Red Kit’in suç ortakları olan Gorbaçov Hasan ve Pembo’ya ulaşmaya çalışır. Olay Yeri İnceleme Şubesi’nin genç komiserlerden Songül de bu olayda onlara yardımcı olmaktadır.Bu esnada şüpheli tavırlarıyla dikkat çeken bir görgü tanığına ulaşırlar. İsmi Süleyman olduğu halde kendisini Ahmet olarak tanıtmaktadır. Kendini Ahmet Sanan Süleyman’ın çelişkili ifadeleriyle iş iyice içinden çıkılmaz bir hal alır.Behzat Ç. araştırmalarını derinleştirdikçe emniyet içinde yasa dışı yollarla faaliyet gösteren bir örgütün varlığına ulaşır. Bu örgüt 90’lı yıllarda pek çok yargısız infaz yapmıştır. O zaman alt kademelerde görev yapan bu örgüt elemanları şimdi üst mevkilere gelmiştir. Dolayısıyla bu olayın ortaya çıkmasını istememektedirler. Behzat Ç., bir yandan gizemli ve zeki bir katil olan Red Kit’e ulaşmaya çalışır, diğer yandan ise bu olayların açığa çıkmasını istemeyen gizli örgütten kendisini ve ekibini korumaya çalışmaktadır.