1 Şubat 2012 Çarşamba

Öğrenci Filmleri ve Kısa Filmlerde Sık Yapılan Hatalar


filmmaker.com’daki “D.U.M.P.S.: Directing Unsuccessful Motion Picture Shorts” isimli yazıyı ülkemize uyarlayarak yeniden yazdık.

1- Dolly kullanımı. Dolly, ucuna takılmış bir kamerayı komuta etmeye yarayan donanıma sahip bir çeşit vinçtir. Kameraya değişik açılarda ve hızda hareket etme imkanı verir. Öğrenciler ve kısa film çekenler! Mümkünse dolly kullanmayın. Biliyorum, kamera arkasına profesyonel bir görüntü veriyor, kendinizi fazlasıyla iyi hissetmenize yarıyor ama filminize hiç bir şey katmıyor, aksine filmi çiğleştiriyor. Kamera, oyuncak değildir, gerçekten gerektiği zaman hareket etmelidir. Kameraya hareket ve değişik açılar vermeniz sizi iyi bir yönetmen yapmaz.

2- Kendiyle çatışan sanatçı filmi… Sanatçı bir karakterin iç çatışmaları ve dış çatışmalar arasında yaşanan gelgitler… Emin olun bu denli iç çatışma, seyircilerinizi iki dakikada uyutmaya yeter.

3- Rüya sahneleri. Eğer filminizin Kung-Fu dizisinin garip bölümlerinden birine benzemesini istemiyorsanız rüya sahnelerinden uzak durun. Rüya sahnelerinde yönetmenin aktardığı anlam genellikle şudur: “Ben karakteri tanıtmak için daha iyi bir yol bulamadım.”

4- Hızlandırılmış-Zaman (time-lapse) sahneleri. Seyirciye “zaman geçmektedir” manasını verebilmek için gereğinden fazla bekletmek demektir. 15 dakikalık filminizin her saniyesi altın değerindedir. Boşa harcamayın.

5- Gerçekten güzel görünen bir filminiz olabilir. Ama filminizin sesi kötüyse filminiz de kötü olur. Biliyorum bütçeleriniz kısıtlı, ama çok sevdiğiniz bir parçayı filme müzik olarak koymanın alemi ne? Artık çok sayıda ve kolay ulaşılabilir yazılımlar var, biraz daha fazla özenerek filminizin müziklerini ve seslerini güzelce miksleyebilirsiniz. Ayrıca filminizde şu müzikleri kullanmayın lütfen:
- Sintisayzır, Org. Basit elektronik müzikler.
- Arkadaşlarınızın rock grubunun kayıtları.
- Slow ve solo piyano.
- Solo gitar. Özellikle flamenko.
- Manasız, işe yaramaz klarinet
- Ağlayan çello.
- Blokfülüt. Piccolo.
- Tahta perküsyon

6- “Bana bakın ben bir yönetmenim!” çekimleri. Çöpkutusu, postakutusu, lavabo içinden açılar. Balıkgözü geniş açılar. Alttan ya da üstten gereği olmayan “bakış açısı” açıları… Video klip estetiğinde planlar. Bu şekilde “zorlama” çekimler Tarantino ya da Guy Ritchie havasına girmenize yarar. Hepsi o kadar.

7- Yavaş konuşmalar. Diyalogların arasında yaşanan uzun sessizlikler… Nedense kısa filmlerin ve öğrenci filmlerinin pek çoğunda bu vardır. Sinemanın iyi örneklerine bakın, diyalogların son derece hızlı geliştiğini göreceksiniz.

8- Rollere uymayan oyuncuların seçimi. İmkanlar kısıtlı evet… Ama şunu bilin ki, filminizi izleyen hiç kimse sizin mazeretlerinizle ilgilenmiyor. Gerekirse senaryonuzu elinizdeki “uygun” oyunculara göre yeniden yazın, ama rollerinize uymayan insanları lütfen oyuncunuz yapmayın.

9- Kaşlarıyla oynayanlar! Oyuncularınıza kaşlarına hakim olmasını söyleyin lütfen! Sadece kaşlar mı? Aşırı yüz mimikleri, gözler, bütün yüz kaslarını oynatan oyuncular! Yapmayın bunu!

10- Hiçbir şeyin olmadığı kısa filmler. Ana karakter, genellikle insanlarla hiç bir sonucu olmayan uzun konuşmalar yapar. Bu 45 dakikaya kadar uzayabilir zaman zaman. Doruk noktası nihayet gelir ama seyirci bitap ve uykusuz düştüğü için genellikle farkına varmaz. Bu filmler karakterlerin kafalarının içindeki çatışmalara ve soyut konulara eğilir.

11- Uzun metraj - kısa film? Kısa film sinema filminden ayrı bir türdür. Uzun metraj bir fikri, kısa film içine tıkıştırmaya çalışmayın. Kısa kurmaca film türünde, her bir an çok değerlidir. Kısa film yapmak uzun metraja göre çok avantajlara sahiptir. Daha ucuzdur. Yapımı daha kısa zaman alır. Filminize odaklanmanız daha kolaydır. Filminizi daha iyi tasarlayabilirsiniz. Kısa filminizin senaryosunu yazarken kendinize şunu sorun: Bu sahne gerçekten gerekli mi? Bu an bu filme gerçekten lazım mı? Bu sahne seyirciye ne veriyor?

12- İyi “bir” fikir? Sadece bir? iyi bir kısa film çok sayıda iyi fikirden oluşmalıdır. 15 dakika boyunca bir tek iyi fikri gerdirmeyin. Çekimlerden önce kısa filminizdeki iyi fikirleri alt alta yazın. İçlerinden pek çoğunu beğeniyor olmanızda fayda var.

13- Oyuncunuz kamera lensinden uzak dursun. Oyuncunuzun kamera lensinin önüne yürüyerek kapatmasıyla yapılacak bir geçiş zırva bir fikirdir! Hitchcock’un Rope’unda âlâsı var zaten.

14- Silahlı bir tembelin hikayesi? Quentin Tarantino değilsin! Vazgeç.

15- Minimum geçiş efekti lütfen. Zincirleme geçişten (dissolve) kaçının. Wipe geçişi aklınızdan bile geçirmeyin.

16- Dramatik sigara. Oyuncunuzun eline dumanını püflettiği bir sigara tutuşturduğunuzda “bakın bu gerçekten ciddi bir durum” demiş olmuyorsunuz malesef. Bunu anlatmanın başka yaratıcı yolları varken tembellik yapmış oluyorsunuz.

17- “Hakikatin Peşinde” filmleri… Felsefi açıklamalar, insanın varoluşu ve ilişkiler, soyut bir seviyede konuşuldukça seyirci ya sıkılır ya da kafası karışır. Siz Bergman da, Haneke de değilsiniz.

18- Ayna planları. Aynanın önüde dikilen ana karakteri ve kız arkadaşının aynada yansıyan görüntüsünü aynı çerçeve içinde, yüzyüzeymiş gibi görüyorsunuz. “Aman tanrım! Ne dahiyane bir fikir, değil mi?”… - Değil.

19- Olağanüstü bitiş yazıları. Süresi bazen filmin kendisinden bile uzun. Biliyoruz, teşekkür etmeniz gereken çok kişi olabilir… Ama lütfen: a-) Yazılar hızlı aksın, gerçekten hızlı! b-)Küçük fontlar iyidir.c-)Her emeği geçeni uzun sıfatlarıyla beraber yazmanıza gerek yok. d-) Bütün sülalenizi yazmanıza gerçekten ihtiyaç var mı?

20- Sahne 1: Ana karakter uyanır. Lütfen filminizi böyle başlatmayın. Alarmı çalmakta olan bir saatin yakın planıyla açılmak mı? Hayır, lütfen…

Zoom kullanmak neden bu listede yok? Zoom in ya da zoom out öğrenci seviyesindeki filmlerde bile faydalı bir şekilde kullanılabilir. Ama sizce gerçekten gerekmiyorsa lütfen kullanmayın.

gokhanyorgancigil.com
                                                                                                                                          Alıntıdır...
                                                                                                                                 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi bizimle paylaşın