25 Kasım 2011 Cuma

TÜRK FİLMİ VE SİNEMA SEKTÖRÜ


Türk Film ve Sinema sektöründe Neden Kalite standartlarımızı düzeltemiyoruz?

Nerdeyse Türk dizilerindeki set çalışanları ve film ekibi ağzıyla kuş tutacaklar. Ama bu sefer de dönüp onlara" neden eliniz dururken ağzınızla kuş tuttunuz" diye hayıflanacaklar. Nasıl mı? Amerikan dizileriyle şöyle ufak bir karşılaştırma yapalım.

Amerikan dizilerinde tüm set çalışanları sigortalı. Bağlı bulundukları prodüksiyon şirketlerinden hemde.
Bizde ise: Aman maliye gelirse: " 1-2 günlük sigortalı yapalım şunları " dedirten cinsinden sigortalı tabi şayet şanslılardan iseler.Çoğu çalışan için ise sigorta hala bir ütopya.

Amerikan dizilerinde çalışma süreleri 8 saati aşmaz. Aşsa bile saat ücretlerinin dublesini alırlar.
Bizde ise : "Kardeş işi beğenmediyden çalışacak çok adam var etrafta" ya da şöyle bir karşılığa maruz kalırlar. "8 saatlik çalışma mı olurmuş turist misin sen?"

Amerikan haftalık dizilerinde süre en fazla 55 dakikadır. Ve 13'er paketler halinde çekerler. Önceden de en az bir 13 bölüm anlaşmaları ellerindedir. Yani haftasına yetiştirilecek birşey yoktur.
Bizde ise: Süre 90 dakikadır ( Bir sinema filmi süresi kadar ) Ve haftasına filmi yetiştirmek zorundadırlar. Haftalık gitmek zorundalar. Çünkü dizi yayından kaldırılırsa maazAllah elleri havada kalmasın. 6 gün set 1 gün montaj. hooop!

Tabiki filmin içine çağın gerektirdiği dijital efekt falan koymak ne mümkün . Zira süre yok buna. Sahneleride hızlı hızlı geçiştirmek zorundalar. Devamlılık yok ne yazar. Nasolsa yer Türk izleyicisi. Eski yeşilçam mantığı işte.

Ee o zaman çatır çatır satılıyor ya Türk dizileri dünyaya.
Bir zamanların Brezilya dizileri gibi. Bol bol günlük olarak sattılar. Günlük olarak tüketildi fast food hesabı. Bak bizim satın aldığımız amerikan dizileri haftalık yayınlanıyor. Senin dizin niye günlük? Basit, ucuz, hızlı tüketilebilen.

Biz çekemezmiyiz Dünya standartlarında dizi ve ya sinema? Çekeriz. Hatta anasını bile satarız bu canpare set çalışanlarıyla. Ama gerekli imkan ve şartlar oluşturuldukları zaman.

İmkan ve şartlar para mı? Hayır sadece para değil. Kültür bakanlığı kanun çıkaracak kardeşim. Bir tv kanalı bir dizi yayınlamak isterse en az 3 ay öncesinden 13 bölüm anlaşılmış imzalanmış olmalı. Hem o zaman rahat çekersin. Hem rahatça efektlerini atarsın. Ve şu 90 dakka olayı. futbol maçı gibi. ne komik ya. Dizi dediğin en fazla 60 dakika olur. 90 dakika kaliteyi düşürür kardeşim. Sen öğrencine 90 dakika ders saati verebiliyor musun? Veremessin tabi. Kimse sabredemez 90 dakika .60 dakika iyidir. Dünya standardıda budur.

Sonra film emektarlarının şartlarını düzelteceksin kardeşim. Devlet olarak sahip çıkacaksın sinema emektarlarına. Onlarında aileleri var. çoluk çocukları var. Onlar da insanca yaşamak ister. Hem verimli de olmak isterler.


İbrahim ERGÜL
cinematurka@hotmail.com
Türkhaberler.net
                                                                                                                                           Alıntıdır....


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi bizimle paylaşın