Pages

5 Nisan 2012 Perşembe

12 Eylül'ün senaryosunu yazdı, yapımcı bulamıyor


1980 askeri darbesi mağdurlarından Özcan Avcı, 12 Eylül'de idam edilen 9 ülkücü gencin hayatı ile cezaevlerindeki işkenceleri anlattığı 'Yusufiye' adlı senaryoyu 2,5 yıldır filme çekecek yapımcı bulamadığını söyledi.

 Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Televizyon Destekleme Dairesi Başkanlığı'nca onaylanan senaryo, yapımcı, siyasi parti ve sponsorların ilgisini çekmedi. Senaryo yazarı Özcan Avcı, o dönemde yaşananların beyaz perdeye yansıtılması için uygun zamanın geldiğini söyledi. Darbecilerin 4 Nisan'da mahkeme karşısına çıkacak olmasının, senaryonun filme aktarılması için ümidini tazelediğini belirtti. Senarist Avcı, bu süreçte cesaretli yapımcı veya sponsorların ortaya çıkarak 'Yusufiye'nin' beyaz perdeye aktarılmasına katkı sunacağına inandığını dile getirdi.

12 Eylül'den önce 2 kişiyi öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alınan Özcan Avcı, Eskişehir Kapalı ve Askeri 1 Nolu Cezaevi'nde 2 yıl çeşitli işkencelere maruz kalır. Suçu ispat edilememesine rağmen idamla yargılandığı davanın karar duruşmasında idamdan kurtulup 36 yıl hapis cezası alır. 12 yılda 4 cezaevi değiştiren Avcı, diğer ülkücüler gibi çeşitli işkencelere ve zulümlere maruz kalır.

Yaşananların unutulmaması, gelecek nesillere aktarılarak örnek olması adına harekete geçtiğini belirten Özcan Avcı, cezaevinde yaşadığı işkenceleri, idam edilen 9 ülkücünün hayatlarından kesitleri notlar alır, tahliye olduktan senaryo haline getirir. Avcı, 'Yusufiye' adını verdiği senaryoda, darbe döneminde hapishanelerde idam edilen 9 ülkücünün öyküsünü 'Süleyman' adlı karakter üzerinden anlattığını dile getirdi. Avcı, idama mahkûm edilen 'Süleyman' karakterindeki ülkücünün ruh hali, psikolojisi, Allah'a teslimiyeti, tevekkülünü anlattığı senaryoda, ailesi, sevdikleri dışarıda yaşadıkları durumlara da geniş yer verdiğini aktardı. Aynı zamanda hayatından örneklerin alındığı Selçuk Duracık, Halil Esendağ, Mustafa Pehlivanoğlu, Cengiz Paktemur, Ali Bülent Orkan, Cevdet Karakuş, Fikri Arıkan, Ahmet Kesre ve İsmet Şahin adlı ülkücülerin idamları ve çektikleri sıkıntılar da senaryoda yer aldı.

12 Eylül sürecini yaşayan ülkücülerin kazanan senaryo, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Televizyon Destekleme Dairesi Başkanlığı'nın desteğini aldı. Bakanlıkça onaylanan senaryoya 200 bin lira destek primi verilmesi kararlaştırıldı.

"YAPIMCILAR SENARYOYA SICAK BAKMADI"

'Yusufiye’yi beyaz perdeye aktarmak için yola düştüğünü dile getiren Avcı, çeşitli yapımcı, sponsor ve siyasi parti temsilcilerinden istediği desteği alamadığını anlattı. Çaldığı kapılardan "Bu film için henüz hazır değiliz" cevabını aldığını aktaran Avcı, "Yusufiye' senaryosu 2.5 yıldır bir türlü film haline getirilemedi. Verilmesi kararlaştırılan ödenek de senaryonun 2 sene içinde film olması şartı yerine getirilemeyince bakanlıkça geri çekildi." dedi.

12 Eylül darbecilerin 4 Nisan'da mahkeme karşısına çıkacak olmasının kendisi için bir umut ışığı olduğunu ifade eden Avcı, amacının 12 Eylül'deki cuntacı, işkenceci, zulüm edenlerin teşhir edilerek yargılanmasına katkı sunmak olduğuna işaret etti. İşkence yapanların yaptıklarının yanlarına kar kalmaması gerektiğini söyleyen Avcı, hukuksuz yere işkencelere maruz kalan insanların ızdırabını, film senaryosu ile anlatmayı istediğini ifade etti.

İşkence görenlerin yaşamlarının anlatıldığı senaryoya kimsenin sahip çıkmamasını üzüldüğünü ve 12 Eylül öncesindeki ülkücülerin verdiği mücadelenin bir türlü anlaşılamadığını vurgulayan Avcı, şöyle devam etti: "O insanlar, sevdiklerinden, hayatlarından vazgeçip, imanları, inançları doğrultusunda, ezan susmasın, bayrak inmesin düşüncesiyle hareket etti. Oysa cuntacılar, millet, devleti için ölümü dahi gözü almış genç insanları hain göstererek, işkencelere maruz bıraktı, cezaevlerine attı. O dönemde insanları birbirlerine kırdırarak kendilerini haklı çıkarmaktı. Bu senaryoyla bunları ortaya koymak istedim."

"Yusuf Aleyhisselam uzun seneler zindanda bırakıldı. Ülkücüler de Yusuf Aleyhissalam'a öykünerek, yaşadıkları mekânları cezaevinden çıkarıp, birer dergâh, medrese, Yusifiye'ye çevirmeye çalıştı. Bu nedenle senaryoya 'Yusufiye' adın verdim." diyen Avcı, artık cesaretli yapımcı, sponsorların ortaya çıkarak 'Yusufiye'nin beyaz perdeye aktarılmasına katkı sunacağını ve 4 Nisan'ın bu alanda bir çığır açacağına inandığını sözlerine ekledi.

kaynak: anadoluhaber.net

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi bizimle paylaşın