Pages

12 Aralık 2011 Pazartesi

Yeni Osmanlı'dan yeniçeriye para yok


AKP iktidarıyla beraber şaşalı törenlerle kutlanmaya başlanan İstanbul’un fethi, artık 13 bin kişi için farklı anlam taşıyor. Kültür Bakanlığı ve İBB’nin katkısıyla hazırlanan, 13 milyon dolarlık bütçeye sahip olan ‘Fetih 1453’ filminde çalışan 13 bin yardımcı oyuncu ücretini alamadı

İstanbul’un fethini konu alan ve çekimleri 3 yıl süren ‘Fetih 1453’ filmi, 13 milyon dolarlık bütçesiyle Türkiye Sineması’nın en pahalı filmi oldu. Ama film bu kez dev bütçesiyle değil, o bütçede hak sahibi olmasına rağmen ücretini alamayan yardımcı oyuncularla gündemde. BirGün’e konuşan yardımcı oyuncular, yapımcı şirketin yol açtığı mağduriyeti anlatırken, yapım şirketi sahibinin konuya bakışı sözlerinden anlaşılıyor: “Mesela ajans diyor ki bu adam 80 lira ama adam 80 lira değil!”

3.5 AY GEÇTİ AMA PARALARI GELMEDİ
Kültür Bakanlığı’nın ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla sürdürülen filmin çekimleri yakın bir zamanda sona erdi. Alibeyköy Barajı yanında büyük bir platoda çekimleri tamamlanan filmde yaklaşık 25 bin yardımcı oyuncu rol aldı. Çekimlerin bitiminden üç hafta sonra yardımcı oyunculara ücretlerini vereceklerine dair taahhütte bulunan Faruk Aksoy’a ait Aksoy Yapımcılık, söz verilen sürenin üzerinden 3,5 ay geçmesine rağmen hala bu ücretleri ödemediği iddialarıyla karşı karşıya. Filmde rol alan yardımcı oyuncuların Ercan Karataş BirGün’e, film çekimlerinde yardımcı oyuncu olarak bulunduklarını ve bunun karşılığında almaları gereken ücretin taahhüt edilen zamanın geçmesine rağmen ödenmediğini anlattı:

BİR YANDAN İFLAS, BİR YANDAN REKLAM
‘‘Fetih 1453’ filminin çekimleri bu yaz başında, Mayıs’ta başladı ve Ekim başı, Eylül sonu gibi bitti. Fakat 3 senedir üzerinde çalışılan bir film. Bizler de filmde yaklaşık 13 bin yardımcı oyuncu olarak filmde rol aldık. Başlangıçta bize filmin bitiminde en az 15 gün içinde paraların ödeneceği söylendi. Fakat bu sözlerin üzerinden 3,5-4 ay geçmesine rağmen hala paralarımız ödenmedi. Biz gerek bağlı bulunduğumuz ajansa gerekse oyuncular sendikasına birçok yerden baskı yaptık paraların ödenmesine yönelik. Buna rağmen ne hikmetse film bittikten 15 gün sonra yapımcı firma iflasını açıkladığını duyurdu. İflasının açıklanmasının hemen ardında medyada birçok gazetede filmin tanıtımına yönelik ilanlar verildi. Bir yandan iflasını açıklayan bir yapımcı firma bir yandan da çarşaf çarşaf ilan vermek için para saçan bir yapımcı firma. Burada bir tutarsızlık söz konusu. Ayrıca bu film Türkiye Sineması’nın rekor sayılabilecek bir bütçeye sahip ilk filmi.”

‘YARDIMCI OYUNCULAR TEHDİT EDİLDİ’ İDDİASI
Karataş, bu süreçte yaşanılan ‘gasp’  ile ilgili yasal bir işlem başlatıp başlatmadıklarını ve mağduriyeti oluşan insanların kendi içinde organize olup eylemliliğe geçip geçmediklerini sorduğumuzdaysa, şu iddialarda bulundu:
“Biz Oyuncular Sendikası’na bu durumu izah ettik. Onlar da bir basın açıklaması yapmamız gerektiğini ve destek vereceklerini ifade ettiler. Aslında eylem yapmaya kalktık fakat çok cılız bir eylem oldu. Çünkü yapımcı şirket tarafından tehdit ediliyoruz. Aslında herkes bu durma tepkili. Eylem yapılırsa destekleriz diyenler var. Fakat insanlar korkutulmuş, tehdit edilmiş olduğu için geri adım atıyorlar. Ama öncesinde bu olayla ilgili basında bir haberin çıkması gerektiğini düşündük. İnsanlar bu noktada sahiplenmeye başlasın arkasında dursunlar diye.’’

‘ŞİRKETİN SIRTI HÜKÜMETE DAYALI’
Ortada bu kadar büyük bir mağdur kitle varken neden kimsenin hakkını talep etmediği sorusunu ilginç iddialarla yanıtlayan Karataş, “Biz cast ajanslarından gönderilen yardımcı oyuncularız ve bizim bu ajanslarda sözleşmelerimiz var. Orada oyuncu olarak gözüküyoruz. Cast ajansı bu projeye ne kadar adam gönderdiyse ve hangi tarihte gönderdiyse hepsinin belgeleri var. Bu belgelere rağmen insanlar cesaret edemiyor bazı şeylere. Yapımcı şirketin sahibi Faruk Aksoy İ. Melih Gökçek ile yakın münasebeti var. Hükümetle de yakın ilişkiler içerisinde oldukları için ve sırtlarını oraya yasladıkları için insanlarda bir korku hali açığa çıktı’’ dedi.

‘SUS PAYI OLARAK CÜZİ  BİR ÖDEME YAPILDI’
Bugüne kadar kendilerine sadece cüzi bir ödeme yapıldığını, zaten bir yandan bu şirketten korkan mağdur yardımcı oyuncuların da bu sus payını aldıktan sonra iyice köşelerine çekildiğini anlatan Karataş, bu sus payını ve etkilerini şöyle anlattı:

“Bizim bağlı olduğumuz ajansın yani Berrak Deniz Ajans’ın 50 milyar alacağı var fakat bizlere yalnızca toplamda 10 milyar ödeme yapıldı. Yani 30 çekim alacağı olan insanlara bunun onda biri kadar bir ödeme yapıldı. Sus payı  gibi yapılan bu ödemelerde bizim bu konuyu dillendirmemin, baskı  yapmamamızın etkisi oldu. Fakat kimsenin bu sürüncemede yaşamaya daha fazla tahammülü kalmadı. Neticesinde biz günü birlik yaşayan insanlarız. Bu sektör de içinde ciddi sıkıntıları barındırıyor. Ağır koşullarda çalışmaktan tutun da sigortasız çalıştırmaya kadar birçok sorunla karşı karşıya kalabiliyoruz.’’ şeklinde konuştu.

‘SİGORTAM YOK Kİ KANITLAYABİLEYİM!’
Yine parasını alamadığı  iddiasında bulunan ve yaklaşık 20 gün boyunca çekimlerde yer aldığını  anlatan bir diğer isim Sinan Alhan da emeklerinin hiçe sayıldığından şikâyetçi. Alhan, mağduriyetini şöyle anlattı:
“Orada yardımcı oyunculara yapılan bir muamele vardı. Bir o sette en alttaki insanların muamelesini gördük yardımcı oyuncu olduğumuz için. Ben öğrenciyim ve filmin çekimlerinde bulunmamın sebebi az da olsa para kazanabilmekti. Yasal olarak da her hangi bir yere başvurmadım çünkü elimde resmi bir kayıt yok. Sigortasız çalışıyoruz dolayısıyla kanıt gösterebileceğim bir şey yok. Emeğimiz olan parayı alamadığımız için mağdur olduk’’ dedi.

AKSOY’UN GEREKÇESİ: BOYLARI KISAYDI!
Bu iddiaları sorduğumuz Aksoy Yapımcılık’ın sahibi Faruk Aksoy ise, film setinde 25 bin değil 15 bin civarında figüranın çalıştığını ve iddiaların asılsız olduğunu ileri sürdü: Ödemesi yapılmayan 300 civarında figüran var. Bunun da sebebi biz ajanslardan 1.80 m boyunda oyuncular talep ettik fakat 1.60 m civarında figüranlar gönderildi. Tartışmalı meseleler bunlar yani ‘’dedi.

Ajanslardan kısa boylu adamlar istemediklerini fakat gene de gönderildiğini söyleyen Aksoy, bu figüranları  yine de çalıştırıp çalıştırmadıklarını sorduğumuzda ise: ‘’Evet çalıştık. Mesela bir ajans diyor ki bu adam 80 lira ama adam 80 lira değil!’’ diye konuştu.

Aksoy, 300 figüranın da ücretlerini vermediklerini fakat ücretlerin miktarı netleşince ödemelerini yapacaklarını öne sürdü.

SENDİKA: 4A’LI OLSALARDI BÖYLE OLMAZDI
Film çekimlerinde rol alan yardımcı  oyuncuların ücretlerini alamamaları ve sigortalarının yapılmaması iddiaları üzerine görüş aldığımız Oyuncular Sendikası Yönetimi ise yaptığı açıklamada şunların altını çizdi:
“Buradaki temel problem, görüldüğü  üzere oyuncu ile yapımcı ilişkisinin doğru belirlenmemiş olmasıdır. Eğer çalıştırılan kişiler 1 gün dahi olsa 4A'lı ( Sosyal Güvenlik Kanunu madde 4 / A uyarınca bağlı çalışan ) olarak sigortalanmış olsalardı, dolayısıyla iş hukukuna tabi olacaklardı. O zaman talep ettikleri süreçte işleyiş bambaşka bir yönde gelişecekti.’’

Sendika yönetimi, kendilerine mağdurlar tarafından herhangi bir görüşme talebi gelmediğini de ayrıca belirtti.

EBRU ÖZKAN/BİRGÜN
birgun.net
                                                                                                                                        Alıntıdır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşüncelerinizi bizimle paylaşın